Sarayköy’de 29 Nisan’da meydana gelen JES patlaması sonrası, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar Sarayköy’de Hükümet Konağı önünde toplanıp, yürüyüş düzenlediler. Kuyuda halen devam eden gaz çıkışı nedeniyle vatandaşların tepki gösterdiği duruma Sarayköy Kaymakamı Celalettin Cantürk ve Sarayköy Belediye Başkanı Mehmet Salih Konya kamuoyunu bilgilendirme amacıyla konuşma yaptılar.
Alanda bulunan vatandaşlar sloganlar eşliğinde;kuyudan çıkan ga
zdan dolayı rahatsızlıklarını dile getirerek; koku ve gürültüden çok etkilendiklerini, genizlerinin yandığını ve baş ağrısı çektiklerini söylediler.Büyük Menderes İnisiyatifi adına açıklamada bulunan Avukat Yağmur Yalçın ise; konunun takipçisi olacaklarını belirtti.
Sarayköy Kaymakamı Celalettin Cantürk yaptığı konuşmada, olayın ciddiyetinin farkında olduklarını, Sarayköy halkının yanında olduklarını , devletin kurumlarının ise olayın takipçisi olduğunu vurguladı.
BAŞKAN KONYA: KUYUNUN ÜZERİNDEKİ KAPAK ALINDI
Sarayköy Belediye Başkanı Mehmet Salih Konya ise; konuşmasında en önemli olan konunun kuyunun kapatılması olduğunu vurgulayarak, yetkililerin gece gündüz çalışma içerisinde olduğunu belirtti.
Başkan Konya “en zor ” şeklinde tabir edilen kuyunun üzerindeki kapağın alındığını da vurgulayarak şu açıklamada bulundu:
‘Yaşadığınız sıkıntıyı hepinizle beraber bende yaşıyorum. İnanın burada bu gazdan etkilenen bir çok kişiden biz daha çok etkilendik. Çünkü kuyunun yanında bizzat çalışmalara gece gündüz takip eden ve bazen sabaha kadar orada ‘ acaba bir gelişme var mı? insanlarımıza, vatandaşımıza nasıl biz yardımcı oluruz?’ düşüncesiyle çok sabahladığımız oldu. Yaşanılan sıkıntıyı, yanan genzimizi biz biliyoruz. Bu konuda gönlünüz rahat olsun.
Bundan 2 saat önce firma yetkilileri tarafından yapılan açıklamada; en zor kesimin kuyunun üzerindeki kapak dediğimiz olayın alınması gerçekleştirildi. Evet biz orada 12 gündür kuyunun başında bekleyip, ufacık bir şey alıp…Ama doğayla karşı karşıya geldiğimizde bazen insanoğlu gerçekten çaresiz kalabiliyor. Öncelikle kaçak bir işlem söz konusu değil. ‘Biz o kuyuyu nasıl durduruz?’ düşüncesi şuanda bir çok şeyin önüne geçiyor. İnanın orada 11 gündür gece ve gündüz yatan kalkan birisi olarak, orada yapılan çalışmayı birebir izleyen kişi olarak, orada herkes orada, ben gayretli çalışmayı görüyorum.Çevre Bakanlığı ve şu anda görevlileri sorumluluğa yönelik üzerine düşen görevi yapıyor. Malına zarar gören,can olarak zarar gören, sizin dediğiniz gibi canı yanan, genzi yanan, cildinde sıkıntı yaşayan sonuna kadar sizinle beraberiz. Ama şuanda bunu durdurmamız gerek.Bizim şuan yetkililer ile birlikte en önem verdiğimiz konu bu kuyuyu kapatmak” dedi.
AVUKAT YAĞMUR YALÇIN: KONUNUN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ
Büyük Menderes İnisiyatifi adına açıklamada bulunan Avukat Yağmur Yalçın, kuyudan sızan gazın insan sağlığına ve tarım alanlarına tehdit ettiğini belirterek, yetkilileri sorumluluklarını yerine getirmeye ve yaşanılanlar ile ilgili olarak kamuoyunun bilgilendirilmesi gerektiğini dile getirdi.
“Büyük Menderes İnisiyatifi (BMİ) olarak konunun ve tüm sürecin takipçisi
olacağız.” diyen Avukat Yağmur Yalçın şu açıklamada bulundu:
Kamuoyuna;
Denizli Sarayköy – Babadağ yolu üzerinde Gerali ve Sakarya Mahallesi yakınlarında 29 Nisan
2024 Pazartesi günü öğle saatlerinde Jeotermal Enerji Santrali (JES) için açılan kuyunun sondaj
çalışması sırasında patlamasıyla ortaya çıkan çeşitli kimyasallar içeren sıcak su, buhar, gazlar
ve akışkanlar püskürerek havayı, suyu, toprağı ve yaşam alanlarını tehdit etmektedir. Patlayan
kuyudan içerisinde hidrojen sülfür ve karbondioksit gazı, bor, kadmiyum gibi ağır metal
elementleri de içeren akışkan, gürültülü bir şekilde ortama yayılmakta ve bu durum 9 (dokuz)
gündür kontrol altına alın(a)mamaktadır.
Patlayan kuyudan çıkan akışkanlar en verimli tarım alanlarını, sebze/meyve bahçelerini ve
halkın sağlığını halen tehdit etmektedir. Akışkanların sıvılaşan kısmı kirli su olarak toprakları
da kirletmektedir. Bu çeşitli kimyasalları içeren sular nerede birikmektedir? Büyük Menderes’e
mi yoksa başka bir yere doğru mu akmaktadır? Bu sularla ilgili kimyasal incelemeler yapılmış
mıdır? Bilim insanları ve uzmanlar JES’lerdeki yer altından çekilen akışkanların bir damlasının
bile doğaya bırakılmasının tehlikeli olduğunu söylemektedirler. Buna rağmen bugüne kadar
Sarayköy Kaymakamlığı, Denizli İl Sağlık Müdürlüğü veya Denizli Çevre, Şehircilik ve İklim
Değişikliği Müdürlüğü’nden konuyla ilgili tek bir açıklama yapılmamıştır.
Hidrojen sülfür gazına bağlı oluşan çürük yumurta kokusu ile ağız, burun ve gözde oluşan
tahrişlere ek olarak akışkanın fışkırması sonucu ortaya çıkan gürültü ve sonrasında oluşabilecek
halk sağlığı sorunlarının belirsizliği halkın huzursuzluğunu, kaygısını her geçen gün
artırmaktadır. Kuyunun patlaması ile başlayan tehlikeli süreç kuyunun kapanmasıyla asla
bitmeyecektir. Hava, su ve toprağa karışan kimyasalların yaşam alanlarına etkisi aylarca hatta
yıllarca devam edecektir ve geriye dönülemeyecek zararlar oluşacaktır. Bu nedenle bölge uzun
süre bilimsel ve teknolojik çalışmalarla ilgili yasalar çerçevesinde takip edilmeli ve kamuoyu
düzenli olarak bilgilendirilmeli, vatandaşın kısa süreli zararı başta olmak üzere orta ve uzun
vadede zararlarının tazmin edilmesi yönünde gerekli adımlar atılmalıdır. Ayrıca bu JES’in
kurulum aşamasından bu yana ihmalleri olan işveren ve kamu yetkilileri hakkında soruşturma
açılmalı gerekli cezai yaptırımlar uygulanmalıdır.
Bugün ülkemizde enerji tüketimindeki payı %3.4, üretimindeki payı %5 olan JES’ler mutlaka
sorgulanmalıdır. Patlama öncesi mevcut halleri dahi bereketli Ege topraklarını yok etmekte
olan, bölgede üretimi yapılan ve halkın büyük bir oranda geçim kaynağı olan incir, zeytin vb.
birçok ürünün rekoltesinin düşmesine neden olan, ayrıca yapılan araştırmalara göre artan kanser
vakalarıyla da ciddi halk sağlığı sorunlarına neden olan bu kurulu ve hali hazırda kurulması
planlanan JES’lerin Ege Bölgesi başta olmak üzere tüm ülke coğrafyasından sökülmesi doğa,
canlı yaşamı ve kamu yararı için elzemdir.
Tüm bu çevre kirliliği ve ekolojik yıkımların önüne geçilmesi için TBMM’ni anayasal görev
ve sorumluklarını yerine getirmeye, bununla ilgili bir ‘yurttaş ekokırım yasası’nın hazırlanıp
hayata geçirilmesi için acilen harekete geçmeye davet ediyoruz. Ayrıca yaşananlarla ilgili
olarak kamuoyunun yetkililer tarafından bilgilendirilmesini talep ediyoruz. Tüm Denizli
halkıyla birlikte Büyük Menderes İnisiyatifi (BMİ) olarak konunun ve tüm sürecin takipçisi
olacağız.
Doğaya, canlı yaşamına ve yaşam alanlarına sahip çıkan tüm kurumsal ve bireysel katılımcılara
teşekkür ederiz.
*Büyük Menderes İnisiyatifi (BMİ)
*TMMOB Denizli İKK
*Denizli Barosu
*Denizli Diş Hekimleri Odası
*Denizli Tabip Odası
*Disk Emekliler Sendikası (DİSK Emekli Sen) Denizli
*Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim İş) Denizli Şubesi
*Tüm Emeklilerin Sendikası (Tüm Emekli Sen) Denizli
*Türkiye Genel Hizmetler İşçileri Sendikası (DİSK/Genel İş) Denizli Şubesi
*Denizli Kadın Platformu
*Denizli Kadınlar Birlikte Güçlü
*KESK Denizli Şubeler Platformu
*Denizli KHK’lı Platformu
*78’liler Girişimi Denizli
*29 Ekim Kadınları Derneği Denizli Şubesi
*Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Denizli Şubesi
*Birleşik Kamu-İş Öğrenci Veli İşbirliği Derneği
*Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Denizli Şubesi
*Denizli Öğrenci Veli Derneği (Veli Der)
*Kadın Haklarını Koruma Derneği Denizli Şubesi
*Türkiye Emekli Öğretmenler Derneği Denizli Şubesi
News
